25 Mart 2013 Pazartesi

L-Carnitine Etkili mi? Yağ eritiyor mu?

   L-carnitine'i anlatırken sadece kendimde gözlemlediğim deneyimlediğim performans farkı ve vücuttaki değişimlerinden bahsedeceğim. Aslına bakarsanız bende performans olarak çok fazla bir fark yaratmadı kullananlar performanslarının artığını söylüyor ama çok net söyleyebilirim ki bende biraz bile bir gelişim sağlamadı. Yağ yakma olayında ise 1 saat kardio yapan biri zaten sistemini doğru yapıyorsa yani nabzını doğru aralıkta tutabiliyorsa zaten kilo veriyor yağda yakıyor. L-carnitine alıp bir mucize beklememenizi öneririm çünkü L-carnitine kullansanız dahi sonuçta uzun kardio yapmalısınız yoksa L-carnitine kendi başına hiçbirşey.
   Ha derseniz ki ben kardiomuda yeteri düzeyde yaparım o zaman size bu hap belki 10 kilo vereceğiniz 3 ayda 10.5 kilo verdirir. Bir noktaya değinmeliyim tabi ki her vücut farklı ve etkisi belki sizde farklı olabilir.
En azından 100 l-carnitine 50 lira gibi ne olduğu belli olmayan markalardan alışveriş yapmayın çünkü kullananlardan da  duyduğum hiçbir etkisinin olmadığı yönünde. Ben güvenilir olarak Alman malı olan Multipower kullandım ve tavsiye edilebilir güvenli bir marka olduğunu çoğu sporcuda söylüyor.
   Bu arada ufak bir konuya daha deyinmeliyim son kullanma tarihi geçmiş L-carnitineleri kullanmanız pek tavsiye olunmaz ama ben 2 hafta geçen ürünü kullandım ve bana bir şey olmadı :)
   Şimdilik bu kadar anlatabilirim size iyi sporlar iyi yağ yakmalar dilerim.

Çebioğlu Gold Residence Gariplikleri

Sayın okuyucular size çok kafama takılan ve saçma olduğu ayan beyan ortada bir uygulamadan bahsedeceğim. Karabük'te çebioğlu  adında bir site var güvenlikli olduğunu ve bunun için çok sıkı giriş çıkış denetimi olduğunu söyleyen yönetime sahip.
Türkiye'de o kadar önemli insanların oturduğu siteler residencelar var ama her halde hiçbirinde site sakinleri kalkıpta eve gelen pizzasını sitenin dışına kadar almaya çıkmaz.
Çebioğlu gold residence güvenlik açığı olmasın diye (kimi kimden koruyorsa ) pizzacısından sucusuna hatta kargo görevlisine kadar kimseyi siteye almıyor site sakinini gönderisiyle buluşması adına site dışına alıyor. Sanıyorum insan büyüdükçe yeni şeyler görüyor ama böyle bir şeyle karşılaşabileceğim hiç aklıma gelmezdi. Bu inanılmaz derecede gereksiz uygulamayı bulan ve icat eden arkadaşın gözlerinden öpüyorum. ;)

Kardiyo ve Ağırlık Antremanlarımı Yoğunlaştırdım

Kardiyo antremanları baya bir zamandır aza indirmiştim ama fark ettim ki kardiyosuz yağ yakmak imkansız bunu cidden kendi denemelerimden söylüyorum kardiyo antrenmanını 35dk nın altına indirdiğim zaman kesinlikle yağ yakımı duruyor bende tekrardan 45 dk üstlerine çektim antrenmanımı 96 kilo başladığım serüvene 78 kilo olarak devam ediyorum ama kas oranımı çok daha arttırarak size bu yoğun antrenman sonuçlarını çok yakın zamanda buradan paylaşacağım ama şunu net söylemem gerekiyor
KARDİYO=YAĞ YAKIMI bu artık benim için vazgeçilmez gerçek

7 Mart 2013 Perşembe

Hugo Chavez'in Hayatı ve İcraatları


4 Şubat 1992...
Tüm Venezuelalılar o akşam televizyonlarının başına oturmuş, bir grup subayın yönetimi ele geçirme girişimiyle ilgili haberlere kulak kesilmişti.
Girişim, 45 yaşındaki bir yarbayın teslim olması karşılığında TV ekranlarından canlı yayında yaptığı konuşmasıyla sona erdiğinde akıllarda o subayın adı ve sarf ettiği iki cümle kalacaktı.
Subay, ilerleyen yıllarda yalnızca Venezuela'da değil tüm dünya çapında bir tanınırlığa ulaşacak olan Hugo Chavez'di.
O iki cümle ise son derece sadeydi: "Sorumluluğu üstüme alıyorum. Amaçlarımıza ulaşamadık, şimdilik…"
Chavez, Carlos Perez yönetimini silahla devirmeye kalkışan ve kendilerini Devrimci Bolivarcı Hareket-200 olarak tanımlayan subay grubunun başındaki isimdi.
Latin Amerika'nın ulusal önderlerinden Simon Bolivar'ın bağımsızlıkçı düşüncelerinin takipçisi subaylar bazı kilit şehirleri ele geçirmişler ama başkent Caracas'taki Başkanlık Sarayı'nı kuşatmada başarısız olmuşlardı.
Chavez teslim olma pazarlığı yaptıktan sonra canlı yayında tüm ülkeye seslendi ve ilk bakışta son derece basit görünen bu açıklamayı yaptı.
Venezuelalılar için bu açıklama alışkın olunan türden değildi.
İktidarı devirmeye çalışan kişi yaşananların sorumlusu olduğunu dürüstlükle kabul etmişti.
Ancak bunu kabul ederken 'şimdilik' sözüyle 'niyetlerinden' vazgeçmediğini de ima etmiş oluyordu.

Hapishaneden sivil siyasete

Olaydan sonra Chavez ve 100 subay hapishaneye gönderildi ancak iki yıl sonra Perez'in yolsuzlukları nedeniyle başkanlıktan azledilmesiyle tekrar özgürlüklerine kavuştular.
Chavez için o günkü konuşmasında sinyalini verdiği dönüş günü gelmişti; iktidar değişimine öncülük için kollarını sıvayacaktı.
Ancak bu seferki yöntemi, seçimler olacaktı.
Çeşitli politik faaliyetlerden sonra 1997 yılında Bolivarcı-solcu çizgideki Beşinci Cumhuriyet Hareketi adlı bir parti kurup 1998 seçimlerine girdi.
Ülkeyi köy köy, mahalle mahalle dolaştığı bir seçim kampanyası yürüttü.
Sandıklar açıldığında Chavez'e yüzde 58 destek çıkmıştı.
Böylece, zamanında 'şimdilik' diyerek geri çekilen eski yarbay iktidara, askeri değil ama sivil bir girişimle gelmeyi başarmıştı.
Chavez'in ilk icraatları, ülke içinde sosyal politikaları derinleştirmek, dış politikadaysa ABD'nin etkisinden bağımsız çizgi izlemek üzerine kuruluydu.
Petrol şirketlerini kamulaştırmak, yeni sosyal projelere para akıtmak, eğitim ve sağlık hizmetlerine bütçeden ayrılan payı artırmak, Latin Amerika ülkeleriyle birliği geliştirmek gibi politikalar ülke içinde yoksullar ve çalışanlar tarafından destekleniyorsa da, orta sınıflar ve zenginlerde her geçen gün daha fazla kaygı yaratıyordu.
Bu dönemde Latin Amerika'nın diğer ülkelerinde de birer birer sol hükümetler kuruluyor, bunlar Chavez'in kıtadaki etkisini de artırıyordu.

Sonu Allende gibi olacak sanıldı ama…

12 Nisan 2002 tarihinde bir grup muhalif subay yaptıkları darbeyle Chavez'i koltuğundan indirdiklerinde bu haberi duyan herkes Latin Amerika'daki geçmiş darbeleri düşünerek aynı tepkiyi vermişti: 'Tıpkı Şilili solcu lider Salvador Allende gibi Chavez için artık herşey bitti!'
Ülkenin lideri artık ülkenin en büyük patron örgütünün başkanıydı.
Ancak Chavez yanlılarının üzüntüsü, karşıtlarının ise sevinci sadece 48 saat sürdü.
Uluslararası kamuoyundan yeni hükümete destek çıkmaması, ordu içinde Chavez yanlılarının darbeye destek vermemesiyle birlikte, asıl olarak başkent Caracas'taki gecekondularda yaşayan yoksulların akın akın şehir merkezine inmesiyle darbe iki gün içinde başarısız oldu.

Dünya medyasının yıldızı

2000'lerin başından itibaren Chavez ülkesinde kutuplaşmaya neden olan icraatlarda bulunurken sıra dışı tarzıyla uluslararası politik arenada tam bir yıldıza dönüştü.
Dünya medyası onun kendine has çıkışlarını pür dikkat izliyordu.
2006'da Birleşmiş Genel Kurulu'nda dönemin ABD Başkanı George W. Bush'tan bir gün sonra konuşmak üzere çıktığı kürsüde ıstavroz çıkarıp "Şeytan dün buradaydı. Halen kükürt kokusunu alabiliyorsunuz" yorumunda bulunması; bir zirve sırasındaki tartışmada kendisine 'faşist' diyen İspanya kralına "Kes sesini" demesi; bir bölgesel zirvede Bolivya lideri Evo Morales'in uzattığı koka yaprağını çiğnemesi; süper model Naomi Campbell'a verdiği röportajda Campbell'ın Putin gibi yarı çıplak poz verip vermeyeceği sorusuna "Neden olmasın? Kaslarıma dokun!" diye yanıt vermesi gibi çıkışları bütün dünyada ilgiyle takip ediliyordu.
Ayrıca İsrail-Filistin sorunu, Irak işgali gibi konulardaki tavrıysa ona dünya çapında 'mazlumların dostu' imajı kazandırıyordu.

'21. Yüzyıl Sosyalizmi'nde ısrar

Chavez hem ülke dışında ABD başta olmak üzere bazı ülkelerle uluslararası şirketlerin, hem de ülke içinde sermaye kesimleri ve medyanın baskısına karşı '21. Yüzyıl Sosyalizmi' adını verdiği yeni bir sosyalizm programını daha da derinleştirmeye çalıştı.
Kendisine yönelik ülke içindeki ve dışındaki muhalefete karşın Venezuela halkından, özellikle de yoksul kesimden aldığı desteği sürdürdü.
1998 seçimlerinde yüzde 56.20, 2001 seçimlerinde yüzde 59.76, 2006'da yüzde 63 oy aldı.
2007'deki Anayasa referandumunu kıl payı kaybederken 7 Ekim 2012'deki seçimlerden yüzde 54.42 oyla çıktı.
Son seçim zaferinden sonra bir kez daha sosyalizm yolunda ilerleyeceğine dair söz verdi ama...
Bu kez karşısına ABD ya da sermaye değil çok daha güçlü bir düşman çıkacaktı: Kanser.
2011'de kanser teşhisi konan Chavez tedavi için Küba'ya gitmiş ancak bir kaç ay sonra tedavisinin tamamlandığı açıklanmıştı.

'Bana bir şey olursa...'

Geçen yaz yolu tedavi için tekrar Küba'ya düşse de yine ülkesinin başına dönmeyi başardı.
Aralık 2012'de tedavisini sürdürmek üzere tekrar sosyalist adaya gidip iki ay sonra geri döndüğündüyse bu kez sağlığı artık durdurulamaz şekilde kötüye gitmeye başlayacaktı.
Bunu biliyordu ki Küba'ya gitmeden önce "Bana bir şey olursa yardımcım Nicolas Maduro'yu seçin" açıklamasını yapmıştı.
Chavez'siz bir ülkenin olasılık dahilinde olduğunun ilanı olan bu sözler yandaşlarını üzmüştü.
Chavez yandaşları son haftalarda durumu kötüleşen liderleri için destek gösterileri yaptı, toplu dua ayinleri düzenledi.
Ama bunların hiçbiri 5 Mart akşamı gelecek ölüm haberini önleyemeyecekti.
Chavez kimilerine göre bir diktatör kimilerine göreyse bir halk kahramanıydı.
Ancak hakkında farklı düşünenlerin üzerinde ortaklaşacakları bir gerçek vardı.
Chavez, Soğuk Savaş sonrasının en tutkulu ve kendine has liderlerinden, kıtasının ve dünyanın politikasının belirlenmesinde son derece etkili bir isimdi.
Sahi! Ölümü dünyanın dört yanında milyonlarca insanı yasa sürükleyecek kaç politikacı var günümüz dünyasında?

BBC den Alıntı



6 Mart 2013 Çarşamba

Kanserle Boğuşan Güney Amerikalı Liderler


   Venezüella, Paraguay, Brezilya ve Arjantin devlet başkanlarının ardından son olarak da geçtiğimiz Ekim ayında Kolombiya Devlet Başkanı Juan Manuel Santos’a prostat kanseri teşhisi konuldu.

  VENEZÜELLA

   İlk kötü haber ise 5 Mart 2013 günü Venezüella Devlet Başkanı Hugo Chavez'den geldi. Chavez 58 yaşında hayatını kaybetti.

  KOLOMBİYA 

   Prostat kanseri olduğunu açıklayan Kololmbiya lideri Santos, Devlet Başkanlığı Sarayı'nda eşi Maria Clemencia ve doktoru Felipe Gomez ile düzenlediği basın toplantısında durumu hakkında bilgi verdi. Tümörün erken teşhis edildiğini belirten 61 yaşındaki Santos, hastalığının tamamen iyileşme şansının yüzde 97 olduğunu ifade etti.

  BREZİLYA

    Brezilya Devlet Başkanı Dilma Rousseff ve selefi Luiz İnacio Lula da Silva da kanserle mücadele eden Güney Amerikalı liderler arasında yer alıyor.Brezilya'nın ilk kadın devlet başkanı olan Rousseff'e 2009 yılında lenf bezi kanseri teşhisi konulmuş, siyasetçinin tedavi sürecinin ardından sağlığına kavuştuğu belirtilmişti.Brezilya'nın bir önceki lideri Lula da Silva ise gırtlak kanserine yakalanmış, kemoterapi sonucunda 67 yaşındaki Silva'nın hastalığı önemli ölçüde atlattığı bildirilmişti.

  ARJANTİN

   Arjantin Devlet Başkanı Cristina Fernandez de Kirchner'e de önceki yıl Noel arifesinde yapılan olağan tıbbi tarama muayenesi sırasında tiroit kanseri teşhisi konulmuştu. Ocak 2012'de bir ameliyat geçiren 59 yaşındaki Kirchner'in daha sonra kanser olmadığı belirlenmişti.

  PARAGUAY

   Paraguay Devlet Başkanı Fernando Lugo'ya da 2010 yılında lenf bezi kanseri teşhisi konulmuş, kemoterapinin ardından hastalık gerileme dönemine girmişti.

   PERU

   Peru'nun insan hakları ihlalleri nedeniyle hapiste bulunan eski lideri Alberto Fujimori ise yıllardır kanserle savaşıyor. Ağız kanserine yakalanan Fujimori, en son Ağustos ayında bir ameliyat geçirdi.

Hugo Chavez in ölümü ve Amerika

Yıllardır ülkesinin kaynaklarını ülkesi ve halkının kullanması için elinde gelen her şeyi yapan Amerikan ve gizli güçleri halkı için göğüs geren Hugo Chavez İ kanser hastalığına yakalandırarak bu gün öldürdüler.

Kanser hastalığı 1,5 yılda  onu tamamen alt üst etti bu normal değil hele ki bir devlet başkanının tedavi sürecinin bile bu kadar sonuçsuz kalması imkansız gibi. Ama hep bir gizli güç kendi istemediği sistemleri ve insanları ortadan kaldırmakta zaman kaybetmiyor. Artık dünyayı sorgulamamız gereken yıllar geldi de geçiyor bile.
Bu arada ölümünden saatler önce ilginç bir olay yaşandı. Amerikanın onları içten karıştırmaya çalıştığını resmeden  bir olay. Caracas hükümeti ABD büyükelçiliğinde görev yapan 2 ataşenin Venezüella ordusu hakkında casusluk yaptığı iddasıyla sınır dışı edilmelerine karar verildi.
Birde Caracas Hükümeti Başkan yardımcısı Maduro Chavez'in hastalığının arkasında yabancı güçlerin gizli işler cevirdiğini söyledi.
Hugo Chavez'e Allahtan rahmet diliyorum. Dünya büyük ve dirayetli bir liderini daha kaybetti.


5 Mart 2013 Salı

Aleister Crowley Kimdir

    Tekrardan merhaba okuduğum bir kaç kaynağa göre İngiliz 33. derece mason büyük üstad, aynı zamanda satanist büyücü ve bir nevi komplo teorisyeni kahin.
    Yaptıları ile yaşarken dünyanın en kötü ününe sahip insanı yakıştırmasınıda kapmayı başarmış abimiz.
    Annesinin onu canavar diye çağırması ve belirli bir yaştan sonra incil'de geçen günah olan her şeyi hayatının en keyifli uğraşıları olarak alıp sürekli günah işlemeyi iş edinmiştir kendisi.
    Aslında benim okuduğum kaynaklara göre özetle kaba tabir ile belirli kimyasallar ile kafa yapıp sonra gördüğü halisülasyonlarla dini deneyimler yaşadığını sanıyormuş kendisi!!!

    Dünyada 1940 yılında kan döküleceğini kaos olacağını söylemiş ve 1. Dünya savaşı ile tutturmuştur.





4 Mart 2013 Pazartesi

Philippine de Rothschild ve Kolyesi

Benim bir kaç fotoğrafta dikkatimi çekmişti bu kadın ve kolyeleri o yüzden burada da sizinle paylaşayım dedim. Bildiğin kolye bathomet i simgeliyen açıkça amacını anlatırcasına takılabilecek bir kolye görsellikten uzak ve değersiz gözüküyor yani normal birinin takmaması gerekir. Hatta taksa konum komşudan tepki bile alır ne diye takıyon bunu çiçekli böcekli bir şey tak yada hiç olmadı inci diziverelim sana derler :)
Ciddi anlamda ilginç bir şarap imalatcısı bu teyze.










İlginç öyle değil mi ? Farklı yerler farklı zamanlar farklı yaşlar ama kolye aynı kolye.
Ya arkadaş bir gazeteci bir araştırmacı sormuyor mu bu teyzeye yıllardır değişmeyen bu kolyenin amaçını yada neden bu kadar zamandır aynı kolyeyi niçin taktığını? Oysaki o kadar anlamsız sorulara boğuyorlar insanları bunu neden sormuyorlar acaba?

1 ayda 8 kilo Verdiğim Fitness Programımı Yazıyorum

İlk önce spor yapma zamanımızı yemekten önce olmasına özen gösteriyoruz. Haftada 4 gün her gün 45 dk olmak üzere bisiklet kullanacağız ama ayrıntı şurada gizli 15 km ile 20 km arasında bir yol yapmamız gerekiyor bu yol dediğim salondaki bisiklet için konuşuyorum aman yanlış anlamayın inişli çıkışlı trafikli bir yolda zaten 45 dk da 20 km yol yapmanızı söylemek insafsızlık olurdu. 15 ila 20 km dememin sebebi tamamen sizin performansınıza bağlı olduğundandır. 45 dk bisikletimizi kullandık hem gerekli yağı kaybettik hemde vücudumuzu gerekli seviyede ısıtmış olduk ama bir miktarda kastan kaybettik hem bu kas kütlesini yerine koymak hemde kas kütlesini arttırarak günde yakmış olduğumuz kalori miktarını arttırmak için kas çalışması şart.
İki dambılla kollarımız çalıştıracağız. Sonrasında ise 5 kg luk dambılı bir elimize alıp elimize aldığımız yöne doğru yeterli sayıda( vücudunuzun durumuna göre yani bir gün sonraya ağrı çekmeyecek kadar) eğilip doğruluyoruz.
Kesinlikle atlamamız gereken mekik çekmek .
Belirli sayılar vermiyorum çünkü her bünyenin kaldırabileceği gerilim farklı olacaktır.
Bacak kasları için salonunuzda mevcut olan aletlerle çalışma. Kas çalışması genel itibariyle bu kadar yeterli olacaktır ve twist hareketinide mutlaka yapmalısınız yanları gerginleştirmek için.
Şimdilik paylaşacaklarım bu kadar ağrısız ve sağlıklı sporlar diliyorum.

Hollywood Subliminal mesaj ve İlluminati örnekleri

                                                                         Harry Potter


Sherlock Holmes Masonik amblem

Thor


district 9

3 Mart 2013 Pazar

Müzik endüstrisi ve İllüminati

   Bir kaç gündür sıkıntıdan internette bu tip videolara baktım çok fazla bilgi var ama yabancı şarkıcıların sürekli ruhunu şeytana sattığını belirtmesi çok ilgin sürekli bir anlaşmadan söz ediliyor. İnsanın tüylerini ürpertiyor Size Buradan bir kaç video paylaşacağım hatta içeriğinide biraz özetlemeyi planlıyorum.
Bu videolar tam 17 tane ben hepsini izledim ve genel olarak bahsedilen çift kişillik yüklemesi
gibi bir uygulamayla insanları kifayetsiz bırakıyorlar. Bunlara en iyi örnek johny depp ve britney spears dır net şekilde videolarda mevcut.
   Depp kendi filmlerini izlemediğini söylüyor ve ifadeleri karmaşık. Dövmelerinin anlamı ise kendisinin değilde rolün etkisi altında olduğunun göstergesi olduğu söyleniyor videolarda.
   Britney Spears ise tamamiyle git geller yaşadığı görüntüleri mevcut.
   Michael jackson ise cinayete kurban gittiği  İlluminati karşıtı tavırları olduğunu uyarıldığını ama hala karşı geldiği için ortadan kaldırıldığı anlatılıyor.
   ben size birde videoyu paylaşayım.

Bu videoların sonlarında linkler çıkıyor 17 video birbirine bağlı.

Son bir haftadır topladığın bilgiler ve izlediğim görüntülere göre diyebilirim ki gelecek nesilleri çok zor zamanlar bekliyor anlatılanların 100 de 1 inin bile gerçek olması demek (bence çok daha yüksek bir oran gerçek) çocuklarımızı çok daha bilinçli yetiştirmemiz gerektiği gerçeğini gözler önüne seriyor.
   Şimdi her kezi gerebilecek birkaç video daha paylaşayım ve sizde kendi gözlerinizle ünlülerin çelişkili ifadelerini görün!!!!